3 Ekim 2014 Cuma

Ülkemiz, Balıklar, Balıkçılar, Sofralar Üzerine...

İlkokul yıllarımızdan itibaren ezbere bildiğimiz bir tabir: "Ülkemiz 3 tarafı denizlerle çevrili bir yarım adadır." Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede balık konusunda maalesef sınıfta kalmış durumdayız. Japonya'da 70 kg, İzlanda'da 90 kg olan kişi başına yıllık balık tüketimi ülkemizde 8 kg gibi komik bir rakamda kalmış durumda.(Kaynak)

Bu düşük balık tüketimini istatistikler yerine beslenme alışkanlıklarına bakarak da çıkarmak 
mümkün. Örneğin yılda ortalama kişi başı 27 kg kırmızı et tüketirken 8 kg balık tüketiyoruz. (Kaynak) Et çok ucuz olduğu için değil sofra kültürümüze daha çok yakıştığı için tercih ediliyor diye düşünüyorum.

Sağlık açısından bakarsak kırmızı et ile kıyaslanamayacak kadar değerli bir besin olan balığı ise lüks tüketim olarak görenlerimiz var. Buna karşın maalesef balık mevsiminde dahi hamsi, sardalya, istavrit gibi kg cinsinden ekmekten daha ucuza satılan balıkları alanların sayısı yeterli miktarda değil.

Balık konusunda yeterli bilgiye de sahip değiliz. Maalesef balığın tazeliği test etmek için hala balığın kulağını açıp bakmaya çalışan vatandaşlarımızı görüyorum. Balığın tazeliği kulağına bakılarak değil gözüne ve derisinin rengine bakılarak, dokunarak anlaşılır. Eğer balığın gözü donuk değil, rengi parlak, ve parmağınızı hafifçe dokunduğunuzda elastiki şekilde eski haline geliyorsa balık tazedir.

Başka bir üzüldüğüm nokta balıkçıların yaptığı hileler: Örneğin deniz çipurası, toprak havuz çipura ve çiftlik çipurası arasındaki bariz farklara rağmen bazı balıkçılar üretim çipuraları insanlara deniz çipurası diye veya toprak havuz çipuraları deniz çipurası diye satabiliyorlar. Bu da zaman içerisinde güven problemlerine sebep olmasının yanı sıra deniz çipurası yediğini sanan vatandaşlarımızın aslında çiftlik çipurası yediğini bilmeden tadı saman gibiydi yorumlarla o ürünü tercih etmekten vazgeçmelerine sebep olmakta.

Balık tarifleri konusunda da yeterince bilgiye sahip olmadığımızı düşünüyorum. Örneğin google'a "somon recipes" (somon tarifleri) diye yazıp arama yaptığınızda binlerce farklı somon balığı tarifi ile karşılaşıyorsunuz. Hepsi de birbirinden farklı, sebzeli, baharatlı, meyveli ilginç tarifler. Bizde ise balık tarifi deyince sıradan karnımız doysun yeter mantığında tarifler çıkıyor. Veya balık tariflerine yemek tarifleri sitelerinde ayrı kategoriler olarak yer veriliyor. Mesela sadece somon balığı tarifi üzerine yayın yapan site olduğunda istediğiniz balık ile ilgili çok daha kapsamlı ve birbirinden farklı tarifler öğrenebilirsiniz. 
Bununla ilgili güzel gelişmeler de yok değil. Sadece belirli balıklarla ilgili yayın yapan birkaç site paylaşıyorum:
Sadece Somon balığı tarifleri üzerine yayın yapan bir site: somontarifi.com 
Sadece Çipura balığı tarifleri üzerine yayın yapan bir site: cipuratarifi.com
Sadece Levrek balığı tarifleri üzerine yayın yapan bir site: levrektarifi.com
Sadece Kalamar sosları ve tarifleri üzerine yayın yapan bir site: kalamartarifi.com

Balık güzeldir. Mevsimi geldiğinde bol bol tüketin. Ülkemizin, denizlerimizin hakkını verelim. Çocuklarımız fast-food kültürüyle yeterince beslendi. Biraz da balıkla besleyin ki kaybettikleri sağlıklarını geri kazansınlar.